Fen Bilimleri derslerimizde Işık ve Ses ünitemizin Işık kısmını çoğu sınıf düzeyimizde bitirdik. Daha öncesinden başlayıp ilkokul 3. sınıftan beri devam eden bilim serüvenimiz boyunca ışık konusunda ilk öğrendiğimiz şey ışık kaynakları oldu. Hepimiz “doğal” ve “yapay” olmak üzere iki çeşit ışık kaynağı türü olduğunu ve bunların dışında “aydınlatılmış cisimler” dediğimiz ışık kaynağı gibi görünen fakat aslında bir ışık kaynağından aldığı ışığı ayna gibi yansıtan cisimler olduğunu öğrendik. Aydınlatılmış cisimlere örnek olarak Güneşten aldığı ışıkları yansıtan Ay’ı verebiliriz.
Derslerden öğrendiğiniz bilgilerden yola çıkarak sizlere Kuzey Işıkları olarak bilinen Kuzey ve Güney Kutbuna yakın yerlerde gözlemlenebilen gökyüzü ışımalarının doğal ışık kaynağı mı, yapay ışık kaynağı mı yoksa bir aydınlanmanın sonucu mu oluştuğunu sormuştuk. Aşağıda yaptığımız anketin sonuçlarını görebilirsiniz.
127 Kişinin katıldığı ankette 62 kişi ışımaların doğal bir ışık kaynağı sonucu olduğunu düşünürken, 27 kişi aydınlatılmış cisim veya cisimlerin yansıması sonucu olduğunu düşünüyor. Anketimize katılan 28 kişi de bu ışımaların yapay bir ışık kaynağı aracılığı ile gerçekleştiğine karar vermişler.
Ankete katılan herkese teşekkür ederiz. Cevapların tümünün haklı gerekçeleri olduğuna inanıyoruz. Zaten Kuzey kutup noktalarında gözlemleyebildiğimiz Aurora Borealis (Kuzey Işıkları) ve Güney kutup noktasından gözlemlediğimiz Aurora Australis (Güney Işıkları) olarak da bilinen ışımalar tarih boyunca insanlar için merak kaynağı olmuştur.
Peki aslında bu ışımaların nedenleri nelerdir?
Güneş Patlamalarının Rolü
Güneşin küresinin dış yüzeyinde Güneş patlamalarının gösterildiği fotoğrafları çoğunuz görmüşsünüzdür. Burası hem güneşin merkezine e uzak kısımdır hem de o kadar sıcaktır ki güneşin yer çekimi buradaki parçacıkları tutmaya yetmez. Burada oluşan Güneş rüzgarları (Solar Wind) patlamanın şiddetine göre saniyede 400-800 km süratle uzayda her yöne doğru yayılırlar. Burada söz edilen sadece enerji değildir. Güneş fişekleri adı verilen patlayıcı fırtınalar Güneş yüzeyindeki plazma adı verilen yüklü parçacıkları da uzaya fırlatırlar. Bu parçacıklar 10 milyon volkanik patlama gücündedir ve uzayda jeomanyetik fırtınalar denilen olaylara neden olurlar. Güneşin etrafındaki diğer gezegenler gibi Dünya da bunlardan etkilenir.
Dünya’nın Manynetik Alanı
Yukarıdaki resimde Dünya’nın etrafında mıklatısın demir tozlarıyla oluştuduğuna benzer mavi çizgiler görüyorsunuz. Dünyanın merkezinde çoğu demirden oluşan yaklaşık 5700 ‘C olduğu kabul edilen hareketli bir lav küresi vardır. Isınan maddenin sürekli hareket ettiğini gözünüzde canlandırabiliyor musunuz? İşte bu hareket sonucunda bir elektrik akımı oluşur ve bu akım Dünya’nın çevresinde elektromanyetik bir alan oluşmasına neden olur. Bu alanın kutupları da Kuzey ve Güney kutup noktalarıdır.
İşte Dünya’mızın bu manyetik alanı bizi Güneş’in gönderdiği 10 milyon volkanik patlama gücündeki plazma parçacıklarından korur. Dünya’nın manyetik alanı “manyetosfer” adı verilen ve yukarıdaki resimde güneş ve dünya arasında bir baloncuk gibi görünen kalkanı oluşturur ve bu parçacıkları yakalayıp kutuplara doğru yönlendirir. Eğer bu parçacıklar belli bir hıza ulaşırsa atmosferdeki Oksijen ve Azot gazlarını uyarır ve enerji yayarak ışımalarına neden olur.
Yukarıdaki videoda bu anlatımı görsel olarak da izleyebilirsiniz. Bu şekilde oluşan ve Kuzey kutup noktasından gözlemleyebildiğimiz ışımalara Aurora Borealis – Kuzey Işıkları ve Güney kutup noktasından gözlemleyebildiğimiz ışımalara da Aurora Australis – Güney Işıkları ismi verilir.
Sonuç olarak güneşten gelen yüklü parçacıklar atmosferdeki Oksijen ve Azot atomlarının enerji seviyelerinde değişikliğe sebep olarak ışıma oluşturduğu için, ve bu da doğal bir süreç olduğu için Kuzey ve Güney Işıkları’nın doğal olduğunu söyleyebiliriz.